4.Samsun 19 Mayıs Vosvos Şenliği , Samvos Kulübü’nün tüm üyelerinin heyecanlı, hummalı ve bir o kadar da eğlenceli bir çalışma süreciyle hazırlandı.
Amacımız;
Dünya tarihinde ilk kez, mazlum uluslara emperyalizmin yenilebileceğini ispat ederek onlara cesaret vermiş bu nedenle sadece Türkiye’nin değil bir çok dünya devletinin kahramanı olarak kabul edilmiş, ülkeyi işgalcilerin acımasız çizmeleri altında ezilmekten kurtarmış Atatürk ve arkadaşlarına şükran ve vefa duygumuzu ifade etmeye çalışmak ;
Kurtuluş’un ilk adımının atıldığı, ilk kıvılcımının çakıldığı, ‘İlkadım’ ve ’19 Mayıs’ gibi ilçe isimleri olan, kent dokusuyla her adımda Atatürk kokan Güzel Samsun’un, ülkemizin diğer kentlerinden gelen-ayaklı turizm elçileri olarak ünlenen- misafirler tarafından bu yönüyle de tanınmasına katkıda bulunmak.
—
Bu amaca uygun olarak konvoy geçişlerimizin adını VEFA SEYRİ olarak belirledik ve ‘öncü aracımıza’ buna uygun bir tasarım ekledik.
Birinci gün Atakum ve İlkadım’da..
İkinci gün de ‘Kurtuluş Yolu’nda (Kazancı Taşhan Otel’e kadar) iki seyir yaptık.
Slaydshow olarak izlemek için fotoğraflara tıklayınız!..
Ol hikayemiz şöyleydi..
Şenlik hazırlık çalışmalarına erken başladık..
Atölyede malzeme hazırlık çalışmalarına girişildi..
Hazırlıklar sadece atölyede değil pikniklerde de bile sürdürüldü..
Kamp alanının olmazsa olmazı kamp ateşi için variller tasarlandı.
Özel araçlarla kamp alanına taşındı..
Bu varillerde 2 gece boyunca 2 tona yakın odun yakıldı.. İliklerimiz ısındı..
Her harcama kılı kırk yararak hesaplandı..
Başkan kırmızı kapaklı defterini elinden hiç bırakmadı niyeyse.. (Sonradan anlaşıldı ki bütçe defterin içerisinde yer almaktaymış:)
Daha kaliteli bir etkinlik için sponsor görüşmeleri sürdürüldü..
Gerekli malzemeler, sponsorların ve üyelerin katkılarıyla sağlandı.. İtinayla seçildi..
DJ Serkan en oynak parçaları seçti ve
..Şenlik süresince katılımcıları coşturdu..
Batıpark kamp alanı olarak biçilmiş kaftandı..
Kamp alanında toplantılar yapıldı..
Elektrik Şefimiz Yaşar Kaptan en tehlikeli işleri halletti
Uyarı tabelaları yerlerine konuldu.
Sahne tasarımı yapıldı ses sistemi kuruldu..
..bu arada ses sistemi uzmanı Özer kardeşimiz talihsiz bir kaza geçirdi. Ama hastaneden bize bu selfie’sini gönderdi..
Balonlar şişirildi, ses sistemleri kuruldu..
Bir Hatıra panosunun ilgi çekeceğini düşündük..
Gerçekten de bu köşe en ilgi çeken bölümlerden biri oldu
7’den Yetmişe herkes hatıra pozu verdi bu koltukta..
25’likler de yok değildi tabi..
Mehmet Hoca’ya müzik dışında bir görev daha verdik.. Mangalda balık ekmek istasyon şefliği..
Şenliğin, yaka kartından pankartlara kadar kurumsal görselleri hazırlandı..
Kırlangıçlar hazırlandı..
Pankartlar Şehrin girişlerine asıldı..
Kurtuluş Yolu güzergahı önceden incelendi.. Fotoğraf noktaları belirlendi..
Yol üzerinde, konuklara bilgi verilecek noktalar tespit edildi..
Yol boyu Büyükşehir Belediyesi tarafından konnulan işaret levhaları yolu kaybetmeyi imkansızlaştırıyordu..
(Laf aramızda seyir sırasında yine de yanlış yola girmedik degil 🙂
Son hazırlıklar gözden geçiriliyordu.. Bu arada MKYK Etkinlik alt komisyonu son bir kaç kez daha toplandı. Her seferinde ‘Neden toplandığını unutarak’ daha geniş katılımla tekrar toplanmak üzere dağıldı..
Çay müdürümüz Erol çay potlarında çayları demleyerek hazırlıkların son şeklini teyid etti..
Ardından Koordinasyon Saha Şefi Emre; “Hazırlıklar tamam!” dedi ve şenlik başladı..
Misafir katılımcılar 18 Mayıs gecesi gelmeye ve çadırlarını kurmaya başladılar..
Ancak gece 02’den sonra başlayan yağmur misafirleri zorladı..
..gece boyunca yağan yağmur gece yoldan gelen yorgun katılımcıları biraz araçlara hapsetti ama o kadar..
Şenliğin paylaşımcısı, kardeş kulüp SAKOFF (Samsun Arama Kurtarma OffRoad) Kulübü de alandaki yerini aldı.
Samsun’daki resmi kutlamalar yoğun yağmur nedeniyle bir gün sonraya ertelendi ancak biz programımızı bozmadık..
Açılış konuşmaları Onursal Başkan Bülent Çelik ve Kulüp Başkanı Ümit Suluova tarafından yapıldı.. saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından Plaket törenine geçildi..
Tören sonrasında ilk konvoy seyri için anons verildi.
..ve ilk seyrimizi yapmak üzere kamp alanından çıktık..
Sahilden Atakum yönünde yola dizildik..
Bayraklarla, Atatürk posterleriyle donatılmış rengarenk araçlar, izleyenlerin büyük ilgisini çekti.
Zira bir anda dağ taş vosvos’a bürünmüştü..
Dünyanın en sevimli trafik sıkışıklığını yarattık. Sıkıştırdığımız araçlar bize el sallayarak korna çaldı, Kenara geçip fotoğraflarımızı çektiler.
Atakum’dan İlkadım’a geçip Tekel sapağından geri döndük..
Tekrar kamp düzeni alındı. Gece Şenlik kutlamaları için herkes hazırdı..
Çeşitli illerden gelen misafirler de masa düzenine geçerek sohbete girişti..
Kamp alanında dostluklar tazelendi..
hatıra pozları verildi..
Gece eğlenceleri, halaylar oyunlar paylaşıldı..
Saz ve söz ustaları sahne aldı yöresel oyunlar sergilendi..
Varillerde yanan kamp ateşlerinin etrafında gecenin ilerleyen saatlerine kadar sürdü kamp eğlenceleri..
interaktif tiyatro gösterileri yapıldı..
Cümbür cemaat Ankara oyun havaları oynandı..
Horonlar tepildi, halaylar çekildi..
Çocuklar da gece gündüz şenliğin tadını çıkaran tarafta yer aldılar..
etkinliklerde rollerini ve yerlerini aldılar..
Şenlik boyunca en çok eğlenenler belki de çocuklar oldu..
Yüzlerce otomobilin arasında korkmadan top oynanabilecek tek alan burasıydı..
Büyükler çocuklarla..
,,büyükler çocuklarla eğlendi..
Ertesi sabah Kurtuluş Yolu’nda yapacağımız Vefa Seyri için hareket işareti verildi. Öncü Aracımız çıkışta yerini aldı.
ve Kurtuluş Yolu’na doğru teker döndü…
19 Mayıs’ta Tütün İskelesi açıklarına demirleyen Bandırma Vapuru yolcuları tam 48 kişiydi. Bu 48 kişiden 23’ünü Mustafa Kemal Paşa ile karargáh mensupları, 25’ini de er ve erbaşlar teşkil ediyordu.
Bandırma Vapuruna Binbaşı Mahmut Ekrem bir motorla yanaştı ve ve Atatürk bu motora binerek Tütün iskelesinden Samsuna çıktı.
6 gün Samsun’da Mıntıka Palas’ta kaldıktan sonra 25 Mayıs Pazar sabahı, eski, döküntü, Almanlar’dan 1. Dünya Savaşı’ndan kalma üstü açık, körüklü, deri kaplamalı, iki taraftan açılır kapanır 1913 model yıpranmış Benz Lando marka üç otomobil ile yola çıktılar..
(Samsun Büyük Şehir Belediyesi, Kurtuluş Yolu projesinde sergilemek üzere, bu 1913 model Benz Lando otomobilin, fotoğrafını gördüğünüz bire bir kopyasını yaptırdı…)
25 Mayıs 1919 günü hava yağmurluydu.
Atatürk ve Mahiyetindeki subaylar gelen üç araca bindiler.
Subaşı, Mater Dolorosa İtalyan katolik Kilisesi önünden Kışla’ya doğru yöneldiler..
..Kışlaya çıkan yol dikti. Mustafa Kemal ve arkadaşlarını taşıyan neredeyse hurda haline gelmiş eski otomobiller dik yokuşları tırmanamıyorlardı. Arada bir şoförden başka herkes iniyor, yolda kalan aracı iterek yokuş yukarı çıkarmaya çalışıyordu.
Kışla önünden geçip çamurlu bir yolda ilerleyerek Mamur Dağı’na doğru sıralandılar.
Yol, yeni yağan yağmurla çamur içindeydi. Araçlar yağmur göllerinin içerisinde zorlukla yol alıyordu.
O tarihte Samsun Canik sancağına bağlı dağlarda bulunan rum çetecilerin sayısının 25 bini bulduğu rapor edilmişti. Dağlar tehlikeliydi.
Kışla ve Kıranköy’den sonra önlerinde ağaçlarla kaplı yemyeşil Samsun dağları yükseliyordu. Bu yol Samsun’u Bağdat’a bağlayan kervan yoluydu.
Kıvrılan yollar içinden, yeşil tepeler arasından geçiyorlardı.
O tarihte bu dağlar pek masum değildi. Her ağacın, çalılığın, kayalığın arasından çeteler çıkabilirdi. Ülkenin geleceği bu yollarda kaybolup gidebilirdi.
Tekerleklerin içi lastik dolguydu. Rampalarda su kaynatıyordu. Ama onların kulakları üçüncü bir sese kulak vermek zorundaydı. O da Rum çetelerinin ani baskın yaptıkları adım seslerine..
Bizim şimdi asfalt ve beton ile kaplanarak, değil çamur, toz bile kaldıramadığımız bu yollar 1919’da hele de yağmurda tasavvur edilemez bir görünum arzediyordu.
Bu yol ve üzerindeki önemli noktalar şimdi Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından 1/25.000 ölçekli nazım imar planı ve 1/50.000 ölçekli çevre düzen planı çerçevesinde yeniden düzenleniyor..
Atatürk ve arkadaşlarının konakladıkları yerler Samsundan Havza’ya oradan Amasya’ya kadar tek tek projelendirilerek eski haline getirilip korumaya alınıyor..
Biz bu vefa seyrimizde, 35. km’de bulunan Kazancı Taşhan Otel’e kadar gidiyoruz.
Sponsorlarımızdan Kazancı Taşhan Otel, Kazancı Köyü’nün sırtlarında yapılmış taş bungalovlara ve otantik bir havaya sahip konuksever bir turistik otel..
Otel’e ait fırınlarda yapılan pide, yöresel yiyeceklerden keşkek ve kaldırayak kavurması..
..yine yöresel otlardan yapılmış özel bir mücver, ve üzerine tulumba tatlısı ikramıyla vosvoscuların midelerini şenlerdirdi gönüllerini fethetti..
Yaz kış faaliyet gösteren bu sevimli turistik otel, alkollü – alkoysüz menüleri ve yayla havası ile katılımcılarımızın beğenisini kazandı..
Samsun’un gelişen turizm konaklamacılık potansiyeline farklı bir renk katan bu otele ulaşmak çok kolay..
Ankara yolundan giderseniz Çakallı girişindeki göbekten sola dönün 4 km içeride..
Otel kurucu yöneticisi Nesrin hanım bize otelin hikayesini anlattı..
Başkanımız Ümit Suluova’da kendisine bir teşekkür plaketi sundu.
Topluca bir hatıra fotoğrafı çektirdikten sonra
Kazancı Taşhan Otel’den ayrılarak Çakallı’ya doğru yolumuza devam ettik.
Ankara yolundan Batıpark’a döndüğümüzde saat 15:30’u bulmuştu..
Kamp alanında bizi Bandırma gemisine götürecek Üstü Açık otobüsler beklemekteydi..
Hemen, Samsun Büyükşehir Belediyesi Ulaştırma Dairesinin sağladığı bu zevkli bir seyir sağlamak üzere dizayn edilmiş otobüslere binerek Bandırma Gemisine doğru yola çıktık.
Biz Bandırma Gemi’sini gezmeye başladığımızda, Türk Yıldızları Akrobasi Takımı da gösterilerine başladı..
Biz Bandırma gemisini gezerken aynı anda Türk yıldızlarının muhteşem gösterisi başladı.
Tam da Bandırma Gemisinde iken bu görsel şovu izlemek müthiş bir keyif oldu.
Grup, Bandırma Gemisi’ni gezdikten sonra önünde bir de toplu fotoğraf çekildi..
Grup, Bandırma Gemisi’ni gezdikten sonra önünde bir de toplu fotoğraf çekildi..
Grup, Bandırma Gemisi’ni gezdikten sonra önünde bir de toplu fotoğraf çekildi..
Bandırma Gemisi, 19 Mayıs 1919 sabahı saat 06:00’da o günkü adı ile Reji iskelesi açıklarına demirledi. Vapura yanaşan bir tekne ile Tütün İskelesine çıktılar..
Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından, bu “ilk adım” sahnesi Tütün iskelesi ile birlikte canlandırılarak ziyarete açıldı..
Tütün iskelesinden, hep birlikte türkiyenin en güzel Atatürk heykellerinden biri olan ve Samsun’un simgesi sayılan Onur Anıtı’nı ziyaret ettik..
Samsun halkı tarafından Avusturyalı heykeltraş Heinrich Krippel’e 1928 yılında sipariş edildi ve 15 ocak 1932’de Atatürk’ün karaya çıktığı bu noktaya dikildi.
Heykelin yerine konulduğu 15 Ocak 1932 tarihinde Atatürk’ün Samsun’a çıkışı üzerinden 13 yıl geçmişti. Henüz deniz ve Tütün iskelesi heykelin hemen önündeydi.
Tekrar gezi otobüslerine bindik ve kamp alanımıza geri döndük.
Akşam yemekleri yenildi. Bu arada sponsor firma Adıyörem Çiğköfte, şenlik misafirleri için hazırladığı özel çiğköfte menüsünü sundu.
Gece, Düşevi Oyuncuları Tiyatro Grubu’nun sergilediği interaktif, eğlenceli bir oyun şenlik katılımcıları tarafından ilgi ile izlendi.
Yine oyunlar oynandı…
Dilek fenerleri gökyüzüne salındı..
Batıpark’ta eğlenceli bir şenlik gecezi daha sona ermişti…
Ayrılk günü gelmişti.. Sabah çadırlar toplandı Vosvoscularda adet olduğu üzere birlikte ve özenle mıntıka temizliği yapıldı.. Geride tek bir kağıt parçası bırakılmamacasına kamp alanından çıkış seyri başladı.
Katılımcılar geldikleri il ve ilçelere, geride güzel bir kaç gün anısını bagajlarına doldurarak dönüşe geçtiler..
Fazla bir şey istemez vosvoscular: “Bir dost, bir çay, bir şeker / Yeter ki dönsün teker..”
Gelecek yıl daha geniş katılımlı ve daha şenlikli bir buluşma sözü vererek vedalaştık..